Summary


FİRÂKÎ DEDE’NİN “SEG-NÂME” ADLI ESERİ
Millî ve dinî pek çok kültürel malzemenin kaynağı olan “hayvan ve hayvan türleri” Türklerin destan, efsane, masal ve hikâyelerinde de sıklıkla yer bulmuştur. Göçebe yaşayan ve hayvancılıkla uğraşan Türklerin; hayvanları, “yol gösterici, hayvan-ata, av, avcı” gibi özellikleri ile hayatlarının her safhasına dâhil ettikleri bilinmektedir. İslamiyet ile birlikte; sanat, itikat ve düşünce sistemlerinde daha etkin roller biçilen hayvanlar, edebî eserlerin de vazgeçilmez unsurlarındandır. İnsana ve insanlığa dair hemen her sahada söz söylemiş olan Klasik Türk Edebiyatı’nda “hayvan” figürünün ana ya da yan karakter olarak kullanıldığı birçok eser vardır. Bunlardan biri de 17-18. yüzyılda yaşadığını düşündüğümüz Firâkî Dede’nin mensur-manzum olarak kaleme aldığı “Seg-nâme” adlı eserdir. Didaktik bir gayenin ürünü olarak ortaya konan eserde; “köpek” figürü üzerinden Firâkî Dede; gelenek ve adap gereği Cenab-ı Hakk’a hamd, Hz. Peygamber’e ve sahabeye övgüden sonra, makale olarak nitelediği eserini yazmaya nasıl karar verdiğini anlatmıştır. Kütahya’da aç kurtların beylik koyunlara saldırması üzerine görevlendirilen bir köpeğin macerası ile başlayan hikâye, köpeğin soyu ve niteliklerinin mizahî bir tasviri ile devam etmiştir. İki bölümden oluşan eserin ilk bölümünde köpeğin fıtratından ve yaratılışından bahsedilmiştir. İkinci fasılda ise Hz. Âdem’e kadar uzanan bir yorumla köpeğin sîreti ve insanla münasebeti hakkında değerlendirmeler yapılmıştır. Bu hali ile eser, hem kısmî bir nasihat-name hem de köpek’in hilkatine dair küçük bir risaledir. Bu çalışmada; “Fatih Millet Kütüphanesi, Ali Emirî Bölümü, Manzum 665”e kayıtlı bir mecmuanın içinde 64b-66b varakları arasında bulunan “Seg-nâme-i Firâkî” adlı eser hakkında bilgi verilmiş ve eserin metni çeviriyazıya aktarılmıştır.

Keywords
Firâkî Dede, Seg-nâme, hayvan, köpek, yaratılış.

References