VIOLENCE AGAINST WOMEN IN TURKEY AND THE RESPONSIBILITY OF PUBLIC ADMINISTRATION

TÜRKİYE’DE KADINA KARŞI ŞİDDET OLGUSU VE KAMU YÖNETİMİNİN SORUMLULUĞU

VIOLENCE AGAINST WOMEN IN TURKEY AND THE RESPONSIBILITY OF PUBLIC ADMINISTRATION

 
Author : Polat TUNÇER    
Type :
Printing Year : 8
Number : 28
Page : DLII-DLXXXVIII
DOI Number: :
Cite : Polat TUNÇER , (8). VIOLENCE AGAINST WOMEN IN TURKEY AND THE RESPONSIBILITY OF PUBLIC ADMINISTRATION. International Journal Of Eurasia Social Sciences, 28, p. DLII-DLXXXVIII. Doi: .
    


Summary
The violence seen by women in our country has increased in recent years. This situation has social, economic, psychological, cultural and legal aspects. In order to solve this social problem, the public administration must take the necessary precautions first. The public administration must take legal, economic, social and cultural precautions in particular. Violence is widespread in societies that are uneducated, deprived and poor, deprived of value judgment, and subjected to cultural degeneration. In addition, many social problems also arise in such a society, and such problems also support and spread violence. This leads to many problems that the public administration needs to solve. For this reason, the public administration should take measures to prevent violence from spreading and spread. In our day and in our country, women are still being subjected to psychological and physical violence and are even killed. Statistics of women killed by their spouses or lovers by public administration are published. On the other hand, it is very difficult to determine the number of women who are exposed to abuse and abuse. However, events reflected in the courts and recorded in police records can be detected. Unfortunately, most of our women who have experienced domestic violence have no information or security to search for their rights. And he has to take the violence he sees to the theater. The spread of violence in the family means the spread of problematic children. This is a question that should be solved by the public administration in every way. It is possible to change and transform society through education, but only through the social policies of the public administration. For this reason, the responsibility of public administration is great in reducing or eliminating violence against women. Public administration has to take legal, social, economic and cultural precautions. The Ministry of Family and Social Policy was established on this subject. Unfortunately, as we look at the situation in our country, it is difficult to say that an adequate and satisfactory work has been done. However, in the prevention of violence against women, all collective responsibility and obligations as well as public administration fall. It is inevitable that everybody else plays an active role in this matter. For the protection and respect of women who raise future generations is a conscientious and human necessity.

Keywords
Women, public administration, violence, social responsibility, human rights.

Abstract
Ülkemizde kadınların görmüş olduğu şiddet son zamanlarda artış göstermektedir. Bu durumun sosyal, ekonomik, psikolojik, kültürel ve hukuki boyutları bulunmaktadır. Bu toplumsal sorunun çözümü için kamu yönetiminin bilhassa hukuki, ekonomik, sosyal ve kültürel tedbirleri biran önce alması gerekir. Zira eğitimsiz, geri kalmış ve yoksul kalan, değer yargılarından yoksun ve kültürel dejenerasyona maruz kalan toplumlarda şiddetin yaygınlaştığı görülmektedir. Ayrıca böyle bir toplumda pek çok toplumsal sorun da ortaya çıkmakta, bu tür sorunlar da şiddeti desteklemekte ve yaygınlaşmasına sebep olmaktadır. Bu durum, kamu yönetiminin çözmesi gereken pek çok sorunun ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Bu nedenle kamu yönetiminin şiddeti ortadan kaldıracak ve yaygınlaşmasını önleyecek, söz konusu tedbirleri alması gerekir. Gününüzde ve ülkemizde kadın hala psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalmakta hatta öldürülmektedir. Her yıl eşleri ya da sevgilileri tarafından öldürülen yüzlerce kadın vardır. Diğer yandan tacize ve tecavüze uğrayan kadınların sayısını tespit etmek oldukça güçtür. Ancak, mahkemelere yansıyan ve polis kayıtlarına geçen olaylar tespit edilebilmektedir. Aile içinde şiddet gören kadınlarımızın çoğunun ne yazık ki hakkını arayacak bilgisi ve güvencesi yoktur. Ve gördüğü şiddeti sineye çekmek zorunda kalmaktadır. Aile içinde şiddettin yaygınlaşması, sorunlu çocukların yaygınlaşması demektir. Bu durum her yönüyle kamu yönetimi tarafından çözülmesi gereken bir sorundur. Toplumu eğitim yoluyla, değiştirmek ve dönüştürmek, ancak kamu yönetiminin sosyal politikaları sayesinde mümkündür. Bu nedenle kadına karşı şiddetin azaltılmasında ya da yok edilmesinde kamu yönetiminin sorumluluğu büyüktür. Kamu yönetimi gerek hukuki, gerekse sosyal, ekonomik ve kültürel önlemleri almak zorundadır. Bu konuyla ilgili Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kurulmuştur. Ne yazık ki ülkemizdeki duruma baktıkça, yeterli ve tatmin edici bir çalışmanın yapıldığını söylemek oldukça zordur. Ancak, kadına yönelik şiddeti önlemede, kamu yönetimi kadar tüm topluma önemli sorumluluklar ve yükümlülükler düşmektedir. Başka kadınların, bu meselede aktif bir rol oynamaları kaçınılmazdır. Zira gelecek nesilleri yetiştiren kadınlarımın korunması ve onlara saygı duyulması vicdani ve insani bir zorunluluktur.

Keywords
Kadın, kamu yönetimi, şiddet, toplumsal sorumluluk, insan hakları.